| Yazan | | Mesaj |
| SUAT ALIYAZICIOGLU | | 2010/4 sayılı Genelgenin 28. Maddesinin (3) bendinde ''Birleşen parsellerin |
| yüzölçümleri toplamının yeni oluşan parselin yüzölçöümüne uygunluğu kontrol |
19.10.2012 | | edilir. Hata bulunması durumunda düzeltilir. Yüzölçümleri arasındaki fark yanılma |
| sınırı içinde kalıyorsa Kadastro Müdürlüğü veya LİHKAB tarafından hazırlanan |
| beyannamede bu durum gösterilir ve işleme tapu miktarıyla devam edilir.'' |
| şeklinde ifade edilmiştir. sorum şu ki; genelge maddesinde belirtildiği şekilde |
| birleştirme işlemi yapılacak parsellerin toplamı sonucu tecviz değerlendirmesi |
| yapmak yerine her parseli kendi içinde tecviz analizinin yapılıp tecviz içinde |
| kalması durumunda ise işleme hesap sonucu bulunan yüzölçümle devam |
| edilmesinin oluşan parselin yüzölçümü açısından daha doğru bir sonuç elde |
| edilebileceği kanaatindeyim, çünkü her nekadar birleşim sonucu oluşan parseli |
| meydana getiren parsellerin kütüğü kapatılacak olsa da oluşacak parselin hesap |
| sonucu bulunacak yüzölçümü tescil yüzölçümü olacağından işleme o şekilde yön |
| verilmesi gerekliliğindeyim. burada her nekadar birleşimi gerçekleştiren parselin |
| yüzölçümlerinde artan-azalan ve sonucundan DENGE unsuru ortaya çıkıyor gibi |
| görünse de oluşan parselin yüzölçümünü doğru yansıtmadığı düşüncesindeyim. siz |
| ce bu işlemin yapılış amacuı sadece tapuda ara işlemleri ortadan kaldırmak mı? |
| Tevhid sonucu oluşan parsel ile ilgili olarak bir kamulaştırma gerçekleşse vatandaş |
| adına sonucundan hak kaybı doğacağı düşüncesindeyim...Bir de 2010/22 sayılı |
| genelgenin 11. Maddesinin 21. bendinin (c) maddesince neden sadece ifraz ve yola |
| terk işlemlerinde tecviz durumları 3402 s.k. 41/2 nci maddeye göre re'sen |
| düzeltilirken diğer tescile konu işlemlerde bu durumdan bahsedemiyoruz( KANUN |
| Maddesi bu kadar açık olmasına karşın)... şimdiden vereceğiniz cevap ve |
| katacağınız yorumlardan dolayı teşekkür eder saygılar sunarım.. Suat |
| SUAT ALIYAZICIOGLU | | 2010/4 Sayılı Genelgenin 28. Maddesinin (3) bendinde “Birleşen Parsellerin |
| Yüzölçümleri toplamının yeni oluşan parselin yüzölçümüne uygunluğu kontrol |
19.10.2012 | | edilir. Hata bulunması halinde düzeltilir. Yüzölçümleri arasındaki fark yanılma |
| sınırları içinde kalıyorsa Kadastro Müdürlüğü veya LİHKAB tarafından hazırlanan |
| beyannamede bu durum gösterilir ve işleme TAPU miktarıyla devam |
| edilir.”belirtilmektedir. Birleştirme işlemi ile ilgili Genelgenin bu ilgili maddesi ile |
| ilgili olarak şu görüşteyim; birleştirme işlemi sonucu oluşan parseli (A) oluşturan |
| parsellerin yüzölçümleri ile ilgili tecviz miktarını aşan bir durumun olmaması |
| durumunda tecviz dâhilinde hesap alanları kullanılarak (A) parselinin yüzölçümü |
| belirlenmeli ve bu da (A) parselinin tescil yüzölçümünü oluşturmalıdır şöyle ki; bu |
| (A) parselinin kamulaştırmaya konu edildiğini düşünürsek vatandaş lehine hak |
| kaybının oluşacağı kanısındayım. Genelge gereği (A) parselinin yüzölçümündeki |
| değişim analizinin yapılıp artan-azalan ve DENGE sonucu tecviz değerlendirmesinin |
| tam anlamıyla (A) parsel için gerçeği yansıtamayacağı kanaatindeyim. Bu işlem |
| için neden işleme TAPU alanları üstünden devam ediyoruz? Bu işlem ile tapudaki |
| ara işlemleri ortadan kaldırmak için mi sadece bu yöntemi seçiyoruz? Bir de |
| 2010/22 Sayılı Genelgenin 11. maddesinin (21) bendinin (c) maddesi gereği |
| sadece ifraz ve yola terk işlemlerinde 41/2 nci maddeye göre işleme yön |
| verebilirken diğer tescile konu işlemlere yön veremiyoruz?... şimdiden vereceğiniz |
| cevap ve yorumlar için teşekkür eder saygılar sunarım…Suat ALIYAZICIOGLU(Ordu |
| Sayfa 238 of 249 |